Ediz Hun - Türkan Şoray |
Eminim sizinde aklınıza hemen bir kaç tane gelmiştir bile. Hatta belki de benim kine benzer olanlar vardır. Eğer bu listede görmediğiniz ama harika dediğiniz Yeşilçam replikleri varsa lütfen yorumlara yazın. Ben de yazıya ekleyeyim. Güzel bir derleme olacaktır eminim ki.
Ünlü bir replikle başlıyoruz. Bunu bimeyen olduğunu sanmam:
- "Bağırmayacaktın Anton! Artık ağzının yerini biliyorum."
- Cüneyt Arkın - "Korkusuz Cengaver" - "Allah' tan üstümde çakı var. Hemen çektim çakıyı, açtım, atladım aslanın üstüne. Karnına tak tak tak!"
- Şener Şen - "Neşeli Günler" - "Bunlar kimya deneyleri baba. hammaddelerin üzerinde bulunan artı sıfır sıfır dört bakterilerinin 320 fahrenayt ısısındaki sülfürik asitle karbon monoksitin analizinden meydana gelen aş o aş iki negatif elementinin bakteriler üzerinde gösterdiği etkiyle mal daha kaliteli çıkmaktadır."
- Kadir İnanır -"Uyanık Kardeşler" - "Doktor : Hastanın neyi oluyorsunuz ? Sadri Alışık : Belki her şeyi, belki hiçbir şeyi...
- Sadri Alışık - "Dikiz Aynası" - "- Onlar sendikalı.
- Ben de Harranlıyam."
- Kemal Sunal - "Kibar Feyzo" - "- Ben de sokak çapkını değilim. yüksek mühendisim. seviyeli bir muhitin insanıyım."
- Ediz Hun - "Bir Genç Kızın Romanı" - "Abi nerden buluyorsun böyle ıspanaklı lafları."
- Sadri Alışık - "Turist Ömer Boğa Güreşçisi" - "Konuşmasını da bilmezsin değil mi? Sen kuşları da sevmezsin, çiçekleri de... Söyle, öyle değil mi? çocukları..."
- Müşfik Kenter - "Gecenin Öteki Yüzü"
Bu arada sizinle bunu da paylaşayım. Herkesin en sevdiği tiratlardan biri olduğunu düşünüyorum. Çünkü onurlu duruşun bir resmidir aslında bu sahne. Kim olduğunu ve filmi yazmama gerek olmadığını düşünüyorum. Okurken eminim ki hepinizin gözlerinde canlanmıştır zaten.
"Bak beyim, sana iki çift lafım var.
Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde.
Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak?
Ama nasıl yakışmaz.
Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor.
Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum.
Sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi Saim bey.
Sen mi büyüksün?
Hayır ben büyüğüm, ben, Yaşar usta!
Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç!
Gözümde pul kadar bile değerin yok."
Ve tabi Yeşilçam'ın en ünlü repliği ile bu yazımıza noktayı koyalım:
"Reca ederim bu bahsi kapatalım."
Yorumlar
Yorum Gönder